Yatırım Portföyünüzü Çeşitlendirmek için 5 İpucu
Piyasanın hareketliliği devam ederken, bir hisse senedini kazançlı bir şekilde elden çıkarmak nerdeyse imkansız hale gelmekte. Bu yüzden her piyasa koşuluna uyabilecek çeşitlendirilmiş bir portföye sahip olmaya dikkat etmelisiniz. Bu hareketli piyasada, kendinizi potansiyel kayıplardan koruyup bir strateji oluşturmanız gerektiğini unutmamalısınız.
Uzmanlar tarafından verilen tavsiyelerin başında, bütün yumurtaları aynı sepete koymamak gerektiği yer alıyor. Bu, çeşitlendirme kavramının dayandığı ana tez olarak açıklanabilir.
Akıllı seçimler yapmak için aşağıdaki 5 ipucunu okumanız, size fayda sağlayacaktır.
Çeşitlendirme nedir?
Çeşitlendirme arkasındaki fikir, yatırımcıların düşük riskle daha yüksek getiri sağlama çabasının sonucunda ortaya çıkmıştır. Farklı yatırımları tek bir portföyde harmanlayan yönetim stratejisidir.
Disiplinli yatırım yapmayı öğrenin
Çeşitlendirme yeni bir kavram değil. Çeşitlendirme sayesinde geride bırakmış olduğumuz dotcom çöküşü ve büyük durgunluk döneminden edindiğimiz tecrübelere dayanarak zorlukları göğüsleyebiliriz.
Hatırlamamız gereken, çeşitlendirilmiş bir portföy ile disiplinli yatırım yapma zamanının, yatırımdan önce ele alınması gereken bir durum olduğudur. Piyasaya “tepki verildiğinde”, bir yatırımcının kaybının yüzde 80’i zaten meydana gelmiş olur. En iyi savunmanın hücum olduğunu bilerek ve en az 5 seneyi öngören bir yatırım planıyla bu fırtınanın altından kalkabiliriz.
Çeşitlendirme konusunda size yardımcı olacak 5 ipucu:
1. Servetinizi yayın
Yatırımcı olarak tüm paranızı bir hisse senedine veya tek bir sektöre yatırmayın. Bildiğiniz, güvendiğiniz değişik şirketlere de yatırım yapmayı deneyin.
Ayrıca, tek yatırım aracı olarak hisse senedini düşünmemek gerekiyor. Emtialara, borsa yatırım fonlarına (ETF’ler) ve gayrimenkul yatırım ortaklıklarına (GYO’lar) yatırım yapabilirsiniz. Bu yüzden global düşünerek riski etrafa yayabilir ve getirinizi arttırabilirsiniz.
Ancak, portföyünüzü bu çeşitlendirmeyi takip edebileceğiniz yaklaşık 20 ila 30 farklı yatırımla sınırlandırıp, daha fazlasından kaçınmanızda fayda var.
2. Endeks veya tahvil fonlarını düşünün
Karışıma endeks fonları veya sabit gelirli fonlar eklemeyi düşünebilirsiniz. Böylece uzun vadeli çeşitlendirme yatırımı yapmış olur ve portföyünüzü piyasa dalgalanmasına ya da belirsizliğine karşı daha sağlama almış olursunuz. Bu durum, fonların getirileri düşük olmasına rağmen cebinize daha fazla para girmesini sağlar.
3. Portföyünüzü oluşturmaya devam edin
Portföyünüze düzenli olarak yeni yatırımlar ekleyin. Böylelikle portföyünüz, dolar-maliyet ortalamasından faydalanarak piyasanın gösterebileceği iniş-çıkışları karşılayabilmeyi sağlar. Bu stratejinin amacı, belirli bir süre boyunca aynı miktarda para yatırarak yatırım riskinizi azaltmaktır.
Dolar-maliyet ortalamasıyla, belirli bir menkul kıymet portföyüne düzenli olarak para yatırarak fiyatlar düşük olduğunda daha fazla, yüksek olduğunda daha az hisse satın alabilmiş olacaksınız.
4. Ne zaman çıkacağınızı bilin
Satın alma, tutma ve dolar-maliyet ortalaması sağlam stratejilerdir.
Yatırımlarınızda güncel kalarak genel piyasa koşullarındaki tüm değişiklikleri takip edin. Böylelikle, zararınızı azaltma, satma ve bir sonraki yatırımınıza yönlenme konularında daha başarılı olursunuz.
5. Komisyonlara dikkatli edin
Ödediğiniz komisyonları mutlaka takip edin. Bazı firmalar aylık ücret alırken, diğerleri işlem ücreti alır.
Bunlar biriktikçe kar hanenize zarar olarak geri dönebilir. Ödediğiniz miktarın ve karşılığında ne aldığınızın farkında olun. Muhakkak güncel olun ve takiplerinizi düzenli bir şekilde yapın.
Uyarı:
Yatırım yapmak eğlenceli olabilir ve olmalıdır da. Ancak, portföyünüzdeki yatırımları ne zaman alıp satacağınızı, dolar-maliyet ortalamalarını takip ederek yani disiplinli bir yaklaşım sergileyerek bulabilirsiniz. Bu sayede, en kötü zamanlarda bile en iyi yatırımları yapabilirsiniz.
Kaynak: Investopedia